Taktiksel Tezler: Baron, T-Hex'e Karşı
TFT geliştiricilerinin TFT'yle ilgili her türlü konuda bilgi paylaştığı Taktiksel Tezler makale serisine hoş geldiniz. Bugün Runeterra Yeni Başlangıçlar'ın iki çağrılan birimi hakkında konuşacağız: Baron ve T-Hex. Sadece bununla da kalmayacağız. Seti yarıladığımız için bu birimlerle ilgili oyuncuların görüşleri ve bu görüşlerin bizim için gelecekteki TFT setlerine ilişkin ne anlam ifade ettiği hakkında konuşacağız. Lafı uzatmadan size bugünkü konuşmacıları takdim edelim:
Steve Oh - Baron ve T-Hex'in animasyonlarından sorumlu Runeterra Yeni Başlangıçlar Animasyon Lideri
Jimmy "Riot JimJam" Vu - Baron Nashor'un görsel efektlerinden sorumlu TFT Kıdemli Görsel Efekt Sanatçısı
Mike Barquero - Konseptten uygulamaya kadar T-Hex'in görsel efektleriyle ilgili her alanda çalışan TFT Görsel Efekt Sanatçısı II
Rodger "Riot Prism" Caudill - Yama notları, video içerikleri ve daha fazlasının yazarlığını yapan TFT Topluluk Yöneticisi
Steve Oh ile Devlerin Sunumu
Her şey Kent'in bize gelip şu fikri sunmasıyla başladı: "Setin bir noktasında oyuncuların, kocaman T-Hex'lerinin diğerlerinin devasa Baron'larıyla destansı bir canavar kapışmasında karşılaştığı unutulmaz bir oyun deneyimi yaşamalarını istiyorum." Bunu duyunca hemen bu birimleri diğerlerinden daha görünür yapmamız gerektiğini anlamıştık.
TFT'de daha önce hiç birbirinden farklı özelliklerden iki tane çağırılan birim olmamıştı. Buna en yakın şey mucit özelliğinin olduğu Cihazlar ve Buluşlar setindeydi. Annie'nin Tibbers'ını ve Sihirdar Vadisi'nden Hextech Ejderi'ni kullanmıştık. Ama Baron ve T-Hex, Runeterra'nın sembolleşmiş karakterlerini oyuna getirmek anlamına geliyordu. Üzerimizde büyük bir baskı vardı çünkü bu karakterlerin halihazırda hem bilinen hikâyeleri hem de çok büyük bir hayran kitlesi vardı. Oldukça zorlu bir görev bizi bekliyordu.
Jimmy Vu ile Baron'un Ortaya Çıkışı
Baron Nashor'u TFT'ye yeni bir birim olarak getireceğimizi öğrendiğimizde çok heyecanlanmıştık. Ekip olarak kendilerince oldukça ilginç olan şampiyonlar üzerinde çalışmaya çok alışkınız. Ancak Baron gibi destansı bir varlığı oyuna getireceğimizi duyunca hemen bu fırsatı değerlendirmek için kolları sıvadık. Sihirdar Vadisi'nde bir mirası olduğu için Baron Nashor'un havalılığını korumaya çalıştık. Bunu başarmak için farklı alanlardan destek almamız gerekiyordu.
8 Hiçlik birimine ulaşmanın ödülü olarak Baron'u çağırma seremonisinin korkutucu ve etkileyici olmasını istedik. Baron çağrıldığında destansı bir kükremeyle tahtaya giriş yapıyor ve geniş bir alandaki rakipleri sersemletiyor. Baron Nashor sonrasında üç farklı yetenek arasında geçiş yapıyor. Bu da hem onun Sihirdar Vadisi'ndeki yetenek rotasyonunu yansıtıyor hem de rakipleri için büyük tehdit oluşturuyor.
Geçmiş setlerdeki Silco, Sohm ve Nomsy'ye benzer şekilde Baron'un da TFT'de eşsiz bir karakter olarak kendine özgü modeli, rig'i, animasyonları ve görsel efektleri var.
Modeliyle ilgili olarak Baron'un arka tarafının da olmasını istedik. Sihirdar Vadisi'nde oynarken Baron'u arkadan hiç görmüyorsunuz. Bu yüzden aslında arkası hiç tasarlanmadı. Dolayısıyla yaptığımız ilk şeylerden biri Baron'a bir popo tasarlamak oldu. Arka taraf da diyebiliriz.
Animasyonlarına gelirsek Baron'un asitli tükürük yeteneğini kullanmadan önceki hazırlanma animasyonu benim en sevdiklerimden biri oldu. Steve Oh bir asit yığınının Baron'un karnından çıkarak ağzına kadar tırmandığı muhteşem bir animasyon oluşturdu. Bu hareketi ön plana çıkarmak için ben de asitle birlikte ilerleyen, belli belirsiz mor bir görsel efekt ekledim. Bu çok ufak bir detaydı ama TFT'deki Baron'un karakterini daha iyi yansıtmasını sağlayan havalı bir eklenti oldu.
Oynanışın ve görsellerin kesiştiği noktada tam anlamıyla canavar tanımına uyan bir Baron oluşturabildik. Kesinlikle çok beslenmiş bir ormancının tek başına kesebileceği bir canavar da olmadı.
Mike Barquero ile T-Hex'in Gelişimi
Çeşitli çizim incelemeleri sırasında T-Hex'in ilk konseptlerini görüp çok heyecanlandığımızı hatırlıyorum. Çünkü Legends of Runeterra'da sembolleşmiş bir birimi TFT'ye getiriyorduk.
Başlangıçta T-Hex'i, modern filmlerde tasvir edildiği şekilde gökdelen büyüklüğünde ve üzerinde birçok silah taşıyan bir t-rex gibi asi ve korkunç bir meka canavar olarak düşündük. Bu düşünce bizi çok heyecanlandırsa da ne TFT'nin tarzına ne de Heimerdinger'ın elinden çıkmış teknolojik ve fantastik meka icatların temasına uyuyordu. Hemen TFT evrenine daha uygun bir hale getirmek için çizimini düzenledik ve yapabileceğimiz en iyi şekilde T-Hex'i tehlikeli ışın silahları olan en dost canlısı meka dinozora dönüştürdük. TFT'nin delidolu ve sevimli yanı T-Hex'in küçük ve güçlenmemiş versiyonunda daha çok görülüyor. Bu da aslında temaya çok uygun çünkü mağlubiyet serisindeyken yanınızda "Bunu senin için yapıyorum küçük dostum," hissini uyandırarak pozitif kalmanızı sağlayan küçük ve tatlı bir meka dinozor oluyor. Ekibimizin T-Hex'in daha da tatlış mı tatlış versiyonlarını da denediğini söylememiz gerek
Tasarım ve Animasyon Ekipleriyle birlikte T-Hex'e uygun bir yetenek seti düşünmeye başladık. T-Hex üretim sürecimizin çok geç aşamalarında geldiği için elimizi çabuk tutmalıydık. Özellikle en baştan tamamen orijinal bir karakter oluşturmak TFT ekibi için kısmen yeni bir şeydi.
Tasarım Ekibi'nin bu iki karakter için çok açık bir vizyonu vardı. Bu iki karakter aynı anda tahtada olduğunda üstünlüğü kanıtlamak için bir dev canavar savaşı yapılacaktı. Bu konsepte uygun olarak ilk başka T-Hex alev püskürtüyordu. Ancak T-Hex'i hextech teknolojisinin sunduğu en iyi silahlardan birisi olarak düşünebileceğimiz, temaya uygun harika bir fırsat vardı karşımızda. Bu Piltover'lı devasa yıkım silahından çıkan mavi, büyülü ve elektrikli lazer ışınlarından daha hextech bir şey olamazdı herhalde. Lazer ışını ayrıca oynanış okunabilirliğini çok azaltmadan ekranın büyük bir kısmını kullanmamızı sağladı. Bu kadar güçlü bir birim için bu çok önemliydi. Teknodeha Heimerdinger'ın bile takdir edeceği büyük bir başarı bu. Bu vizyonla ilgili ufak sürprizimizden de bahsetmek istiyoruz. 4 yıldızlı T-Hex, Baron'u kestiğinde "Baron Nashor'un Kafası" eşyasına sahip oluyor. Oynanışa bir etkisi yok ama rakiplere gözdağı vereceği kesin!
Bu noktadan sonra her şey yerine oturdu. Bu süreç bizim için Animasyon ve Tasarım Ekipleri arasında sayısız değerlendirme, yepyeni bir iş akışı ve yepyeni bir karakter anlamına geliyordu. Ama sonunda her şeye değdi. Çünkü hem bizim için büyük anlam ifade eden hikâyenin hakkını verebilmiştik hem de oyuncular oyuna gelişinden sonra T-Hex'in tematik tasarımına bayılmıştı.
T-Hex sevgimizin ürünü oldu. Zaman çizelgesi, Legends of Runeterra konseptine sadık kalmak ve Baron'a kafa tutabilecek devasa bir birim tasarlamak tahmin edebileceğiniz üzere çok stresliydi. Ama bu süreçte zorlukları aşarken çok şey öğrendik ve bunları yeni setimizde (ve galibiyetlerimizde) uygulayabileceğimiz için çok heyecanlıyız.
Herkes ile Birlikte TFT'ye Özgü Karakterlerin Geleceği ve Nasıl Karşılandığı
Geliştiricilerden videomuz ve Runeterra Yeni Başlangıçlar'ın Açık Beta'ya gelişinin üzerinden bayağı zaman geçti. Ama aldığımız olumlu tepkilere hâlâ inanamıyoruz. Çabalarımızın sonucu olarak böylesine büyük bir heyecan oluştuğunu görmek harikaydı ve bizi çok motive etti. Çünkü bu ekip için özellikle sıfırdan bir birim oluşturmak gerçekten çok zor. Aldığımız tüm olumlu geribildirimler bize doğru yolda olduğumuzu ve yeni karakter konseptlerini denemeye devam etmemiz gerektiğini gösterdi.
Tamamen yeni karakterler oluşturmak ve onları TFT'nin tarzına uygun hale getirmek bizim için her zaman ilginç ve zorlu bir deneyim oluyor. Ne zaman bir birimi yeniden oluştursak geliştirme süreci sadece modelleme ve oyun tasarımıyla sınırlı kalmıyor. Silco, Nomsy ve hatta Sohm için bile yeni replikler, ses efektleri, açılış görselleri ve evrene uygun hikâyeler hazırlamamız gerekti. Burada çok fazla emek var. Pazarlama, Kostüm, Hikâye Ekiplerimiz ve Sparks'ın (harici stüdyo) yanı sıra Oyuncu Topluluğu Ekibimiz bile geliştirme sürecinin çeşitli aşamalarına dahil oldu. Küçük bir ekibe sahip olmanın güzel yanı da bu işte. Herkes işin içine dahil olabiliyor ve tasarımlarımız farklı uzmanlık alanlarının görüşlerinden faydalanabiliyor.
TFT çok büyüdü ve büyümeye devam ediyor. Ama bu boyuttaki disiplinler arası işbirliğini sürdürmeye devam etmek istiyoruz. Bunun en iyi örneği de bir sonraki setimiz olacak. Sadece bir mod olarak başlayan oyunumuzun League of Legends'dan içerik ödünç almaktan çok daha ötesine geçtiğini görmek inanılmaz bir duygu. İnanıyoruz ki Riot'un diğer oyunlarından gelen oyuncular da TFT'nin neşeli tarzı ve orijinal tasarımlarıyla nasıl bu alanda lider haline geldiğini görünce çok etkilenecek. Bu hedefe kendimizi adayarak gelecek setlerde, diğer Riot oyunlarının da bizim bir zamanlar onlardan aldığımız gibi onların da bizden ilham alabileceği konseptler tasarlayacağımız için çok heyecanlıyız.